Den Brysomme mannen ( Sorun Yaratan Adam )
Yönetmen: Jens Lien
Senaryo: Per Schreiner
Oyuncular: Trond Fausa, Petronella Barker, Per Schaanning
Yapım: Norveç
Neden izlenmeli: Mutlu sorunlar yaratmak için.
Gri renkli modern dünya.
Andreas, otobüsle bir şehire geliyor. Nereden geldiği ve nerede olduğu belli değil. Bu şehire geldiği ilk gün ev sahibi oluyor ve bir muhasebeci olarak işe alındığı söyleniyor. Ardından sevgilisi ve yeni arkadaşlar etrafında yaşamı şekilleniyor. Andreas, yaşadığı yerde sorunların olduğunu farkediyor ve kaçış yolunu aramaya başlıyor.
Jens Lien yönetmenliğinde çekilen bu Norveç yapımlı film, gösterildiği dönemde Cannes Film Festivalinden ödülle ve bol övgülerle dönmüştür. İntihar oranlarının yüksek olduğu bu İskandinav ülkelerinde genelde travmalar yaşayan karakterler yoğun bir şekilde filmlerde işlenmekte. Sorun yaratan adam, bir yanıyla distopik bir evren içinde gelişmekte olsada, Modern dünyanın insanın yaşamak için temel aldığı olguları anlatıyor.
Film, otomatikleşmiş ve yapay bir öpüşme sahnesi ile başlıyor. Her hangi bir duygunun belirmediği bu başlangıç sahnesi filmin devamı için kafamızda bir çok durumu ortaya çıkarıyor ve yönetmenin filmi ikiye bölmek gibi bir tercih yaptığını filmin ilerleyen sahnelerinde fark ediyoruz. Andreas, yeni doğan bir bebek gibi getirildiği evrende yaşamaya devam ederken, bir yandan da yaşamı algılamaya ve sorular sormaya başlıyor. İçtiği biranın hiç bir etkisi olmuyor. Sarhoş olamıyor. Yemeklerinin hepsinden aynı tat geliyor. İlgi duyduğu kadınlarla yaşadığı ilişkide duygu yok. Parmağını kesiyor ama hiç bir şey olmamış gibi bir anda yenisi çıkıyor. Bu dünyada günlerce trenin altında ezilip, pestilin çıksa bile ölmek diye bir şey yok. Bulduğu kaçış yolunda duyduğu müzik, aldığı koku ve yönetmenin filmin içinde hiç fark ettirmediği çocuk özlemi ortaya çıkıyor. Andreas, çıkardığı sorunlar karşısında yerine bir başkası konuluyor. Andreas ise bulduğu kaçış yolunda devam ediyor. Sonunda sistem tarafından yakalanıyor. Ve ona söylenen söz filmin mottosunu ortaya çıkarıyor. ‘’Burada herkes mutlu Andreas.’’
Modern dünyanın içinde debelenen insanın mutlu olması için sistemin veya insanların geliştirdiği yöntem, bir eve, bir eşe ve bir kadına sahip olmaktır. Bu dünyada acı çekmek, romantizm, ağlamak yasaktır. Kısacası hissetiğini yaşarsan öteki olur, dışta kalırsın. Mutlu olmak sana verilenlerle değil, senin isteklerinle olursa, çok kötü bir yerde bile hayata yeniden başlayabilirsin.
Metin Arslan