Bu bir romantizm,
Öyle kırmızı güller,
Hatta papatyalar falan yok.
Ağır romandan hallice
Ve biraz sosyohobiye yakın
Sabahlarca saatlere kadar düşünceler
Özgürlüğe her varışımda ateşe tutuldum
İlkinde sesim yüksekti, boğazdandı
Yalan değil, öldüm sandım ilk açılan ateşte
Geri püskürtmüştü düşmanını kolektif yapmacıklık
Kırdan şehre tam bir adım daha derken gelen ölüm
Cesur olmanın vakti gelmişti
İlk içten cümlemdi seni seviyorum
Dedim ya, bu bir romantizm…
Bu bir romantizm,
Öyle kırmızı güller,
Hatta papatyalar falan yok.
Bir ölüm daha!
21.yy’ın başından diğer başına kadar yüksekti sesim, boğazdandı
Özgürlüğü her yakaladığımda biraz daha kısıldı
Ve benim küçük kadınım gidiyordu dönmemek üzere
Yalan değil, öldüm sandım gidişinde
Oysa her dokunduğunda biraz biraz ölmüyor muydum?
Biraz biraz daha dokunmuştu her öldüğümde
Otuz beş olmuştum yirmimde
Otuz beşimden öpmüştü geri döndüğünde
Ölümden söz etmişken, yaşamanın vakti gelmişti
Dedim ya, bu bir romantizm…
Öyle kırmızı güller,
Hatta papatyalar falan…
Eren Gezer
Görsel: mansethaber.com/nukleer-savas-tehlikesi-alarm-veriyor/38526/