Biz kalplerinizde yer alan yalnızlığa dokunmak için geldik. Bir merhem olamayacağımızı biliyoruz. Ancak bir merheme ihtiyacınız olduğunu da biliyoruz. İçinizi döktüğünüz kağıtların eskimemesi için buradayız. Her göz yaşının ardında, her bir iç çekişte ve gece başınızı yastığa koyduğunuzda yukarıda sallanan intihar etmiş lambaya bakarken yanınızda olmak için buradayız.
Yalnızken bile kendinize söyleyemediğiniz, içinizde bir çığ gibi büyüyen o şeyin ağırlığını omuzlarınızdan biraz olsun almak, kendi iç dünyanıza dönerek iç dünyanızda kopan fırtınaların esintisini bir kelebek etkisi gibi diğer okurlarla paylaşmak istiyoruz.
Amacımız yaralar açmak değil, açılmış yaraların farkına varmak.
Kinimiz yok. Dünyaya biraz kırılmışlığımız var.
Biz, içimizde kimsenin göremediği ve dillendiremediği bir yalnızlıkla var olduk ve bunu kimseye söyleyemedik. Hepimizin içinde yer alan bu varoluşsal boşluğa biraz anlam katabilmek için, hepimiz için buradayız.
Kendini kuytuda kalmış hisseden herkesi buraya davet ediyoruz. Birlikte daha büyük boşluklar oluşturabilmek için…